150. Yılında Yaşasın Paris Komünü!

19. yüzyılda Avrupa Kıtası devrimlerle sarsıldı. 1848-1850’de Fransa’dan Almanya’ya, İtalya’dan Avusturya’ya kadar, Kıta Avrupası devrim dalgalarıyla buluştu. Yenilgiye uğrayan devrimler zincirinin en önemli halkalarından biri Fransa’ydı. “Devrimler Çağı” olarak adlandırılan bu tarihsel süreç Fransa’da peşi sıra patlayan devrimlere sahne oldu.


18 Mart 1871’de Paris Komünü ilan edildi. Komün, dünya tarihinin ilk proleter devrimiydi. Paris’te yaşanan, ütopyanın gerçekleşmesiydi. 1871’de Parisli işçiler; devleti, profesyonel orduyu ve merkezi bürokrasiyi (büyük ölçüde) ilga ettiler. Komün, profesyonel ordunun yerine halkın genel silahlanmasına dayanan savunma ve güvenlik sistemini geçirdi. Merkezi bürokrasiyi büyük oranda kaldırdılar ve yerine halkın yaşadığı alanda halkın kendi yaşamını düzene koyacak düzenlemeleri ve yasaları doğrudan yapma olanağını açığa çıkararak temsili demokrasinin yerine doğrudan demokrasiyi koydular. Bütün bir ülkeyi ilgilendiren meselelerde ise referandum olanağını sağladılar. Sadece bir kez seçilme hakkına sahip üyelerden seçilen, geçici, kalıcılığı, ayrıcalığı ve profesyonelliği olmayan bir hükümet aracılığıyla süreçleri yürüten bir devlet biçimidir Paris Komünü. Bu yanıyla tarihsel süreç içerinde örneği pek görülmeyen bir devlet biçimidir.
Paris Komünü, içerisinde yaşadığımız tarihsel sürece ışık tutuyor. Komünün gerçekleşme biçimi, özellikleri, yapabildikleri ve sorunları 21. yüzyılda komünal bir dünya mücadelesi yürütenler için önemli deneyimler açığa çıkardı. Paris Komünü’nün yaşamda bıraktığı etki sarsıcı oldu ancak bu etki tamamlanmış bir süreç değildir. Şimdi ve gelecek mücadelesinde Paris Komünü’nün sarsıcı etkilerinin çağın ruhuna uygun sürdürülmesi gereklidir.
150 yıl önce Kıta Avrupası’nın bağrında gerçekleşen Paris Komünü ve yakılan sokaklar, kurulan barikatlar bugün hâlâ güncel ve yıkıcıdır. Paris sokaklarındaki bu kıvılcım, bütün bir bozkırı tutuşturmuş, dünyanın farklı coğrafyalarındaki özgürlük mücadelelerine meşale olmuştur. 72 gün süren bu deneyim gezegenin kurtuluş mücadelesinin yol göstericisidir.


50 bin komünarın uğrunda canını verdiği Paris Komünü, üzerinden 150 yıl geçmiş olsa da komünal yaşam mücadelemize ışık tutuyor. Bizler, Paris komünarlarının devamcıları olarak, Paris banliyölerinde yeşeren mücadeleden, Paris barikatlarında direnen işçi ve emekçilerden öğreniyor, komünarların mücadelesini zafere ulaştırmak için mücadeleyi büyütüyoruz.
Paris Komünü ruhuyla BAŞKALDIR!
Kapitalizme, patriyarkaya, sömürgeciliğe, insan merkezciliğe BAŞKALDIR!

Sosyalist Öğrenci Hareketi
Sosyalist Gençlik Hareketi